top of page

Dikkat Eksikliği, Hiperaktivite ve Dürtüsellik

Güncelleme tarihi: 26 Kas 2019

Dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik, en sık karıştırılan, tek başına görülse de, bazen ikisi veya üçü birlikte de görülen; bu nedenle çoğu zaman biri varsa diğeri de varmış gibi genelleme hatasına düşülen, çocuğun gerçek potansiyelini ortaya koymasına engel bilişsel sorunlardır.


Dikkat eksikliği olan çocuk odaklanma sorunu yaşar. Bir konuda, hatta oyunda bile belirli bir süre kalamaz, kolayca dağılır. Çabuk sıkılır. Eşyalarını unutur, kaybeder. Dağınıktır, organize olmada zorluk yaşar. Hatta okulda, sırasında bile "dağınık" görünür. Kaykılarak oturur, sıraya yatarak yazar; bu nedenle çevresinde oturan diğer çocuklar sıklıkla ondan şikayet eder.



Hiperaktif çocuk, sürekli hareket halindedir. Bu yerinde duramama ve kıpır kıpır hal, çocuğun sürekli zor durumlara düşmesine neden olur. Bazen ortama uymayan bir hareket yapar, bazen kırar, döker ve çok konuşur.


Dürtüsel çocuk önce yapar, konuşur; sonra düşünür. Bu nedenle, önce kendisi sonra çevresi için tehlikeli olabilecek durumlara neden olabilir. Beklemeye tahammülü yoktur. Genellikle sosyal becerilerde sorun yaşar, çünkü dinleyemez, söz keser, araya girer. Çevresindekileri rahatsız eder, sinirlendirir. Bir adım sonrasını, sonucunu düşünmeden hareket eder.


Okuldan uyarı gelmediği sürece görmezden gelinen, çocukluğa atfedilen, zamanla geçeceği düşünülen bu üç bilişsel sorun, ne yazık ki zaman içinde yayılarak ilerler. Her şeyden önce bu sorunlar çocuğun sahip olduğu potansiyeli ortaya koymasındaki en temel engellerdir. Çocuğun okul başarısını ve sosyal ilişkilerini etkiler.


Yerinde duramayan, çevresine rahatsızlık veren, hep şikayet edilen, sırasını bekleyemeyen, konuyu kaçırdığı için yanlış anlayan veya ilgisiz sorular soran, konudan kopuk cevaplar veren, bu nedenle gülüşmelere neden olan, oyunu takip edemeyen, grup oyunlarına alınmayan veya en son seçilen çocuğun öz güveni sarsılmaya başlar.


Odaklanamadığı, yerinde duramadığı veya düşünmeden hareket ettiği için, çevresinde olup bitenleri kaçırır, okuyamaz. Bu nedenle sosyal ipuçlarını okuyamayan bu çocuklar, ortama uygun davranışlarda bulunamaz, o nedenle çoğu zaman biraz tuhaf kaçarlar.


Başlangıcında bilişsel bir sorun olan dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik, doğru yöntemle müdahale edilmediğinde, duygusal sorunlara dönüşme eğilimindedir. Yüksek kaygı, depresyon, asilik, saldırgan ve öfkeli tutumlar maskesi takmaya başlayabilir. Bu arada zaman geçmiş, çocuk büyümüş, ön ergenlik dönemine girmiştir. İlkokul yıllarında çocukluğa atfedilen durum, bu sefer ergenliğe atfedilir. Aslında sorun ne ergenlik ile ilgilidir ne de duygusaldır.


Dikkat eksikliği, hiperaktivite veya dürtüsellik sorunları olan çocukların yaptıkları, davranışları kendi elinde değildir; kontrolü dışındadır. Öncelikle bu çocukların anlaşılmaya ihtiyaçları vardır. Yaptıklarını, hareketlerini, hatalarını eleştirmek, onları yargılamak, kızmak, suçlamak, cezalandırmak, ders vermek, vs. çocuğa katkı sağlamaz, sorunu gidermez. Öte yandan hiçbir şey yapmamak, görmezden gelmek, zamana bırakmak da sorunu gidermez.


Dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik, doğru yöntemle müdahale edildiğinde çözümü olan sorunlardır. Böylece, çocuk potansiyelini ortaya koyabilir, her anlamda en iyi haline ulaşabilir.

コメント


bottom of page